Rektal Prolapsus (Makat Sarkması)
Kalın bağırsağın son kısmı olan rektumda, mukozada başlayan esneme ve sarkmanın, yıllar içerisinde ilerlemesi ve rektumun, tam kat makat dışına çıkmasıyla sonlandığı bir süreçtir. Rektal Prolapsus daki bu ilerleme süreci, farklı aşamalarda farklı adlarla anılır.
Evre I : Esneme ve sarkma, sadece rektum mukozası ile sınırlıdır. Rektal (İnternal) Mukozal Prolapsus adını alır.
Evre II : Rektum mukozasındaki sarkmaya rektum duvarı da eşlik etmeye başlar. Dolayısıyla rektum duvarı birbiri içine girer ve Internal (iç) Rektal Prolapsus veya Rektal Intussusepsiyon (Rectal Intussusception) adını alır.
Evre III : Birbiri içine giren rektum duvarları, makattan da dışarı çıkmaya başlar ve Eksternal (dış) Rektal prolapsus adını alır.
Tüm bu süreç, genel olarak Rektal Prolapsus (makat veya bağırsak sarkması) olarak adlandırılıyor olsa da "Rektal Prolapsus" adı, sıklıkla rektumun makattan da dışarı çıktığı son aşama (Evre III) için kullanılır.
Tüm bu süreci besleyen çok çeşitli nedenler olsa da tuvalet tutma ve erteleme alışkanlığı ile bu çerçevede belirginleşen gereksiz ıkınma ve zorlanmalar (Hatalı dışkılama alışkanlığı), en sık karşılaşılan tetikleyici unsurdur. Geldik mi yine aynı noktaya... Kullanıcı Hatası!..
Rektal Mukozal Prolapsus
Rektum mukozası, sıklıkla kullanıcı hataları temelinde başlayıp her tuvalette devam eden gereksiz ıkınmaların etkisiyle yavaş yavaş esneyip kalınlaşmaya ve sarkmaya, dışkının itici etkisiyle makat iç ağzında toplanmaya ve çıkışı daraltıp tıkamaya, hatta ilerleyen yıllarda makat dışına da taşıp memeleşme yapmaya başlar.
İşte dışkılama anında, rektum mukozasında oluşan bu değişime Rektal (İnternal) Mukozal Prolapsus (Gizli Makat Sarkması) adı verilir. Yol açtığı dışkılama güçlüğü, dolayısıyla gereksiz ıkınmalar nedeniyle ilerleyici bir hastalıktır. Sıklıkla dışkılama güçlüğüne yol açan rektal hiposensitivite, anismus, rektosel (kadın), pelvik taban düşüklüğü gibi diğer hastalıklarla birliktedir.
Tuvalette, dışkının ilk büyük parçası (ki sıklıkla daha kıvamlı dışkı-tıkaç) çıktıktan sonra kalan kısmı, yumuşak da olsa rahat çıkmaz. Gereksiz ıkınmalar eşliğinde karnını sıktıkça ve azar azar çıkar. Dolayısıyla tuvalette tam boşalamama, rahatlayamama gibi daha bitmemiş hissiyle uzun süre kalınır. Hatta bazen, son kısmı parmakla boşaltma veya tuvaletten çıktıktan birkaç saat sonra vaya akşamına tekrar tuvalete gitme ihtiyacı olur.
Rektal mukozal prolapsus'da yaşanan dışkılama güçlüğü sorunları sıklıkla "normal" kabul edilir veya önemsenmez. Ancak dışkılama güçlüğünün tetiklediği gereksiz ıkınmalar, zamanla artar ve kanama, ağrı (yanma-sızlama), sümüksü akıntı gibi makat sıkıntıları oluşur. Hatta bu nedenle, erken aşama Hemoroidal Hastalık (Evre I-II) teşhisi bile alınır. Ayrıca eşlik eden Anismus'a bağlı olarak Anal Fissür (Çatlak) geliştiği de olur.
![]() |
Rektum mukozasında belirginleşen bu sarkma, yıllar içersinde ilerleyip makat ağzında gözle görülür, elle hissedilir tarzda memeleşme ve şişlik haline de dönüşebilir. Tabii ki dışkılama anında, özellikle de sürecin sonuna doğru... Ki bu durum, Rektal mukozal prolapsus’un Hemoroidal hastalık ile kombine olmuş halidir. Mukozal Prolaps ağırlıklı Hemoroidal Hastalık (Evre III) olarak adlandırılır.
Bu süreçte, yıllar içersinde belirginleşen ve şiddetlenen makat şikayetleri nedeniyle birçok hasta, Hemoroid/Anal Fissür (çatlak) tedavileri (Ameliyat dahil) görür. Ama devam eden gereksiz ıkınmalar nedeniyle "tekrarladı" diyen veya “kabız olmamaya çalışın, kabız olursanız tekrarlar!” denilen hastalardan olunur.
O yüzden sadece anal muayene ile yetinilmemeli, ilave olarak 3D Endoanal USG ve Defekografi gibi tetkiklerle de araştırılmalıdır. Ancak bu sayede çok daha bütünsel yaklaşılabilir. Aksi takdirde, Hemoroid/Anal Fissür gibi eksik tanı ve tedavi süreçleri kaçınılmaz olur.
Rektal Intussusepsiyon (Intussusception)
Rektum mukozasında başlayan esneme ve sarkmaya, devam eden gereksiz ıkınmalar nedeniyle rektum duvarı da eşlik etmeye başlar. Rektum duvarları, dışkılamanın sonuna doğru birbiri içine girerek “ters mantar” görünümü alır. Bu duruma, Rektal İntussusepsiyon veya İnternal (İç) Rektal Prolapsus adı verilir. Sıklıkla Anismus veya pelvik taban düşüklüğü, Rektosel, Rektal hiposensitivite gibi dışkılama güçlüğüne yol açan hastalıklarla birliktedir. Teşhis için Dışkılama (tuvalet) sırasında belirginleştiği için oturarak yapılan Baryum Defekografi önerilir. Kolonoskopi ile teşhis edilemez.
Rektal Intussussepsiyonda Rektum duvarları birbiri içine girse de makat dışına taşmaz. Bu nedenle normal anal muayenede görülmez. Sadece şüphelenilir.
Sıklıkla dışkılama sürecinin sonuna doğru belirginleşen tıkanıklık ve bitmemiş hissi ile tuvaletten sonra makatta belirginleşen dolgunluk ve basınç hissine yol açar. Tam boşalamama ve daha varmış hissine bağlı olarak dışkı çıkışı olmayan ıkınmalara (tenezm), dolayısıyla tuvalette uzun kalma veya birkaç saat arayla peşpeşe tuvalete gitmeler gözlenir. Hatta sümüksü akıntılar (ıslak anüs) ile dışkının yumuşak-cıvık olduğu dönemlerde dışkı bulaşıklı kirlenme olur.
Rektal mukozal prolapsus gibi Rektal intussusepsiyon hastaları da sıklıkla makatta ağrı, kanama ve şişlik gibi makat sıkıntılarla muayene olur. Bu çerçevede sıklıkla Hemoroid ve çatlak teşhisiyle tedavi görülür. Ancak detaylı inceleme (Defekografi gibi) yapılmadığı için devam eden dışkılama güçlüğü nedeniyle “tekrarladı” diyen veya “kabız olmamaya çalışın, kabız olursanız tekrarlar!” denilen hastalardan olur.
External Rektal Prolapsus
Devam eden gereksiz ıkınmalarla Rektal Intussusception ilerlemeye devam eder ve birbiri içine giren rektum duvarları makat iç ağzına doğru yaklaşır. Bu süreçte ilerleyen yaşla birlikte makat kasları zayıfladığı veya eklenen pudental nöropatiye bağlı olarak makat gevşediği için rektum duvarları, komple iç-dış yaparak makattan da dışarı çıkar hale gelir. Ki bu durum, Total (Eksternal-Dış) Rektal Prolapsus olarak değerlendirilir. Yıllardır devam eden dışkılama güçlüğü şikayetlerine yavaş yavaş tuvalete zor yetişme ve kaçırma ile kontrolsüz gaz ve dışkı kaçakları eklenmeye başlar.
Ikınmayla birlikte makatta açılma ve rektumun komple dışarı çıktığı gözlenir. Geç kalındığı takdirde ıkınma olmadığı dönemlerde bile dışarı çıktığı ifade edilir.
Rektal Prolapsus'da Tedavi...
Rektal Prolapsus'da hem hastalığın ilerleme derecesine hem de eşlik eden diğer hastalıkların varlığına göre farklı cerrahi tedavi alternatifleri bulunur. O yüzden sadece anal muayene ile yetinmeyip Defekografi, Anal Manometri ve Endoanal Ultrason gibi ileri tetkikler de kullanılarak olabildiğince erken aşamada ve eksiksiz teşhis edilmesi gerekir. Ancak bu sayede rahat ve kolay bir dışkılama hedefine ulaşılabilir. Aksi takdirde devam eden gereksiz ıkınmalarla hem prolapsus ilerler hem de işlevsellikten ziyade şekilselliğe yönelik tedavilere mecbur kalınır.
AnalCerrahi olarak tercihimiz...
Rektal Prolapsus da öncelikli tercihimiz erken ve eksiksiz teşhis imkanı sunabilmektir. Sonrasında hastalığın ilerleme derecesine ve eşlik eden hastalıkların varlığına göre tedavi seçimine gidilir. Bu süreçte, rahat ve sorunsuz dışkılamayı, yani işlevselliği (mümkün olduğunca) ön planda tutan alternatifler tercih edilir.
İlgili Konular...