Dışkılama Güçlüğü
Dışkılama güçlüğü, fonksiyonel kronik kabızlığın bir alt grubudur. Tüm kronik kabızlıkların %30-50’si dışkılama güçlüğü veya dışkı çıkış güçlüğü tipi kabızlıktır. Ancak bu oran; hem yavaş geçişli kabızlığın hem de Reflü, İBS (Hassas Barsak), Hemoroid ve Anal Fissür gibi hastalıklara ait sıkıntıların ön planda olduğu hastalar da hesaba katıldığında çok daha yükselir.
Kadınlarda daha fazla olmak üzere 40-50’li yaşlardan itibaren görülme sıklığı artar. Rektuma gelen dışkının boşaltımında yaşanan güçlük veya yetersiz boşaltım ile karakterizedir. Dışkılama Bozukluğu (Defecatory Disorders), Dışkı çıkış güçlüğü tipi kabızlık, Tıkayıcı Dışkılama, Zor Dışkılama, Obstruktif Defekasyon, Anorektal /Pelvik Outlet Obstrüksiyon gibi farklı adlarla da anılır.
Dışkılama Güçlüğü, Neden ve Nasıl Oluşur?
“NORMAL” yani, rahat ve tatmin edici düzeyde dışkılama için öncelikle sıkışma hissi (rektal duyum) gerekir. Malum, “ucunda…” dedirtecek bir sıkışma hissi (ihtiyaç) olmadan WC’ye gidilmez. Tuvalette ise dışkı çıkışını hem destekleyen itici güce hem de kolaylaştıran gevşemeye ihtiyaç duyulur. Bu sayede dışkının, en az ıkınma ve en az dirençle makattan çıkışı mümkün olur. Ancak yıllar içerisinde, dışkılama işlevinde rol oynayan yapılarda ortaya çıkan hasarlara (hastalıklara) bağlı olarak rektal duyumda azalma, itici güç kaybı, yetersiz gevşeme veya çıkışta kasılma olur. Dolayısıyla normal dışkılama yerine Dışkılama Güçlüğü adı altında kronik kabızlık sorunları yaşanmaya başlar.
Dışkılama güçlüğüne yol açan bu hasarlar, yapısal (mekanik) ve işlevsel (fonksiyonel) olmak üzere iki başlıkta toplanır.
Yapısal (Mekanik) Hasarlar | İşlevsel (Fonksiyonel) Hasarlar | ||
---|---|---|---|
1. | Rektosel | 1. | Dissinerjik Defekasyon (Anismus) |
2. | Enterosel/Sigmoidosel | 2. | Rektal Hiposensitivite (His kaybı) |
3. | Rektal Mukozal Prolapsus | 3. | Hirschsprung veya Chagas Hastalığı |
4. | Rektal Intussuception /External Prolapsus | 4. | Herediter İnternal Sfinkter Hipertrofisi |
5. | Pelvik Taban Düşüklüğü | 5. | Parkinson veya Multıpl Sklerozis |
6. | Pelvik Kitleler ile Rektum Tömürü | 6. | Omurilik Hasarı (Suprasakral) |
7. | Anal Stenoz (Yapısal Makat Darlığı) |
Dışkılama güçlüğüne yol açan bu hasarlar; sıklıkla her yerde tuvalete gidememe, abdest tutma ve erteleme, ihtiyaç olarak değil de görev icabı tuvalete gitme, uygun pozisyon alamama gibi kullanıcı hataları temelinde belirginleşir. Hatta bu nedenle dışkılama güçlüğüne yol açan hastalıkların başında Anismus gelir. Ayrıca şişmanlığın ve kadınlarda hamilelik ile doğum süreci ve hormonal yapının da katkıda bulunduğu düşünülür.
Diğer taraftan, bu hastalıkların (hasarların) herbiri, yol açtığı dışkılama güçlüğü nedeniyle gereksiz ıkınma ve zorlanma ihtiyacını artırır. Bu durum kısır döngü etkisi yaratır ve zamanla, hem mevcut hasar(lar)ın kötüleşmesine hem de yeni hasar(lar)a yol açar. Dolayısıyla mevcut tablo, yıllar geçtikçe çok daha komplike bir hale dönüşür ve Obstruktif Defekasyon Sendromu adını alır.
Obstruktif Defekasyon Sendromu (ODS): Dışkılama güçlüğüne yol açan yapısal ve/veya işlevsel hastalıklardan en az 2-3 tanesinin, aynı kişide ve bir arada olma durumudur. Yaşanan sıkıntıların dallanıp budaklandığı ve şiddetlendiği, 40-50'li yaşlardan itibaren görülme sıklığı artar.
Erken teşhis edilmediği takdirde dışkılama güçlüğüne yol açan bu hastalıkları, izole (tek başına) yakalama şansı azalır. Dolayısıyla arzu adilen tedavi sonuçlarına ulaşmak güçleşir.
Dışkılama Güçlüğü Belirtileri?
Sıklıkla genç yaşlarda ve kullanıcı hatası temelinde belirginleşen ama önemsenmeyen gereksiz ıkınmalarla başlar. Ama bu ıkınmalara ya alışılır ve kanıksanır ya da yeme- içmeyle veya hareketli yaşam sayesinde geçiştirmek mümkün olur. Ancak yıllar geçtikçe, gerek yaşam şeklindeki değişimlere gerekse eklenen ve şiddetlenen yeni sorunlarla birlikte idare edilemez hale dönüşür.
Hatta zamanla hep bir müdahale ihtiyacı, peşpeşe tuvalete gitme, hep varmış hissi, tuvalete zor yetişme yoksa kaçırma tarzı sıkıntılarla yaşam kalitesi iyice düşer ve dayanılmaz hale gelir.
Dışkılama güçlüğünde, altta yatan hasar(lar)a/ hastalık(lar)a bağlı olarak hastadan hastaya değişen sorunlara rastlamak mümkündür. Ama genel olarak, dışkılama sürecinde yaşanan güçlük veya yetersizlik nedeniyle tıkanıklık hissi, ıkınarak dışkılama, tam boşalamama ve rahatlayamama, elle müdahale ve dışkı yumuşatıcı kullanma zorunluluğu tarzı sorunlara rastlanır. Hatta yaşanan sorunların görülme sıklığını dikkate alan bir skorlama tablosu sayesinde dışkılama güçlüğünün şiddeti de belirlenir. Bu amaçla, en son 2008 yılında Altamore DF ve ark. tarafından yayınlanan ODS puan tablosu kullanılır. Toplanan puan sayısı arttıkça dışkılama güçlüğünün de şiddeti artar. En kötüsü 31 puan alır.
Yaşanan Sıkıntılar | 0 | 1 | 2 | 3 | 4 |
---|---|---|---|---|---|
Tuvalette kalma süresi | <5dk. | 6-10dk. | 11-20dk. | 21-30dk. | >30dk. |
Dışkılama sayısı /günde | 1 defa | 2 defa | 3-4 defa | 5-6 defa | >6 |
Ikınarak (karınını sıktıkça) dışkılama | Yok | Ayda birkaç kez | Haftada bir | Haftada 2-3 | Her WC'de |
Tam boşalamama, rahatlayamama | Yok | Ayda birkaç kez | Haftada bir | Haftada 2-3 | Her WC'de |
Parmakla müdahale Anal/vajinal | Yok | Ayda birkaç kez | Haftada bir | Haftada 2-3 | Her WC'de |
Dışkı yumuşatıcı ihtiyacı | Yok | Ayda birkaç kez | Haftada bir | Haftada 2-3 | Her gün |
Lavman ihtiyacı | Yok | Ayda birkaç kez | Haftada bir | Haftada 2-3 | Her gün |
Dışkı kıvamı | Normal | Kalın ve Katı-Sert | Az ama sert (Keçi) | Taşlaşma | -- |
Ayrıca hastaların birçoğu...
♦ Tuvalete gitme sıklığı değişkenlik gösterir. Büyük bir kısmı düzenli olarak günde bir veya birden fazla, daha az bir kısmı ise haftada bir veya iki defa tuvalete gidebildiğini,
♦ Her yerde ve çok rahat tuvalete gidemediğini, sıklıkla kendini rahat ve güvende hissettiği veya hijyenik olduğunu bildiği wc'leri tercih ettiğini,
♦ Daha çok sesli gaz çıkarabildiğini, hem yürüyüp hem yellenemediğini, hatta bazen yellenmek için bile wc'ye gitmek zorunda kaldığını,
♦ Daha rahat dışkılayabilmek için tuvalette, şekilden şekile girdiğini ve uygun bir pozisyon belirlediğini, sıklıkla da alaturka tuvalet tercih ettiğini,
♦ Hemoroid, Anal Fissür, Anal apse-fistül nedeniyle çok sıkıntılar yaşadığını ama idare ettiğini veya tedavi (ameliyat) gördüğünü ama sorunların bir şekilde devam ettiğini,
♦ (Kadınlar) Dışkılama sırasında, özellikle dışkı kıvamı katılaştığında, hazne girişinde dolgunluk ve basınç hissi oluştuğunu,
♦ (Kadınlar) Doğumlardan, özellikle de ikinci doğumdan sonra arttığını,
♦ Tuvalete çıkamadığı dönemlerde belirginleşen karın şişkinliği ve hazımsızlık ile özellikle solda ve kasıklarda yoğunlaşan karın ağrıları olduğunu,
♦ Sıkışma hissi olmadığını, beklediği takdirde birkaç gün geçtiğini ve dışkının katılaştığını, dolayısıyla da wc'de zorlandığını, o yüzden düzenli olarak her gün/sabah wc'ye gittiğini,
♦ Özellikle dışkı cıvık- yumuşaksa ani sıkışma hissiyle tuvalete gittiğini ve kısa sürede wc'den çıktığını ama gün içerisinde birkaç defa veya peşpeşe wc'ye gittiğini,
♦ Kıvamı yumuşak da olsa karnını sıktıkça (ıkınma) ve azar azar dışkı çıkarabildiğini ama tam boşalamama ve daha varmış hissi nedeniyle tuvalette uzun kaldığını,
♦ Dışkının ilk kısmının tıkaç misali daha sert, peşinin ise normal olduğunu,
♦ Dışkılama sürecinin ağrılı veya ağrısız olabildiğini,
♦ Dışkılama sonrasında makat bölgesinde belirginleşen dolgunluk ve basınç hissi oluştuğunu,
♦ Dışkılama sürecinde makatta kanama, şişlik veya sümüksü akıntı gibi şikayetler,
♦ Uygun taharet temizliğine rağmen tuvaletten sonraki birkaç saatte makatta akıntı ve kirlenme ile kaşıntı oluştuğunu ama temizlendikten sonra bir daha oluşmadığını,
♦ Özellikle de orta ve ileri yaşlarda tuvalete zor yetişme yoksa kaçırma tarzında abdest tutamama şikayetleri olabildiğini ifade eder.
Yukarıda tanımlanan sorunların birçoğunu yaşamasına rağmen düzenli olarak hergün wc'ye gittiği ve zorlanmadığı(?) için KABIZ olmadığını düşünen hasta sayısı, hiç de az değildir.
Dışkılama Güçlüğünde Tanı ve Tedavi
Dışkılama güçlüğü tanımlayan hastalara da öncelikle "temel tanı ve tedavi" prensipleri doğrultusunda yaklaşılır. Detaylı bir sorgulama ve muayene sonrasında öncelikle sekonder kabızlık nedenleri ekarte edilir. Bu amaçla gerekirse kolonoskopi yapılır. Müteakiben yaşam tarzı ile yeme-içmeye yönelik önerilerde bulunulur. "Fabrika ayarlarını geri yükleme" tarzında verilen kullanıcı eğitimi ile olası hatalı dışkılama alışkanlıkları "sil baştan" düzenlenir. Tatmin edici düzeyde yanıt alınamayan hastalarda "detaylı tanı ve tedavi" aşamasına geçilir. Bu aşamada Defekografi (Yatarak yapılan MR Defekografi yerine oturarak yapılan Baryum Defekografi), 24 kanallı yüksek çözünürlüklü Anal Manometri ve 3D Endoanal Ultrason gibi ileri tetkiklerden faydalanılır. Tüm bu detaylı inceleme sonucu tespit edilen hastalık veya hastalıklara özgü tedavi alternatifleriyle yola devam edilir.
AnalCerrahi olarak kendi çalışmamız...
2013-2018 yılları arasında Baryum Defekografi yapılan ve dışkılama güçlüğü teyit edilen 644 hasta, geriye dönük olarak analiz edildi. Hastalar, başvuru şikayetlerine göre iki gruba ayrıldı.
Grup I (Dışkılama-ODS) : Başvuru anında makat şikayetleri yerine tıkanıklık hissi, ıkınarak dışkılama, tam boşalamama ve rahatlayamama, elle müdahale veya dışkı yumuşatıcı kullanma zorunluluğu gibi dışkılama sürecinde yaşanan güçlük veya yetersizliği tanımlayanlar.
Grup II (Anal): Başvuru anında sadece ağrı, kanama, şişlik-meme, akıntı kirlenme tarzında makat şikayetleri tanımlayanlar (detaylı sorgulama ve muayene sonrası dışkılama güçlüğü ön tanısı alanlar).
Başvuru Şikayetleri | Toplam | Kadın | Erkek | |
---|---|---|---|---|
644(%100) | 347(%53,9) | 297(%46,1) | 1.2 | |
Grup I Dışkılama Sorunları (ODS) | 170(%26,4) | 128(%19,9) | 42(%6,5) | 3.0 |
Grup II Makat Sorunları | 474(%73,6) | 219(%34) | 255(%39,6) | -1.2 |
2.8 | 1.7 | 6.1 |
Bu çalışmanın sonucunda...
♦ Dışkılama güçlüğü olan her dört hastadan sadece birinin dışkılama sorunları ile başvurduğu, hastaların çok daha yüksek oranda (2.8 kat) makat şikayetleri tanımladığı,
♦ Bu makasın kadın hastalar arasında daraldığı (1.7 kat) ama erkek hastalar arasında belirgin bir şekilde açıldığı (6.1 kat),
♦ Kadınların erkeklere göre 3 kat daha fazla oranda dışkılama sorunları ile başvurduğu,
♦ Erkeklerin ise kadınlara göre 1.2 kat daha fazla oranda makat sorunları ile başvurduğu gözlendi.
Özetle: Proktoloji'de gördükleri ile karar verenler, gör(e)mediklerine yem olur. Toplumda sıkça bilinen Hemoroid, Anal Fissür gibi makat hastalıklarının, altta yatan ve dışkılama güçlüğüne yol açan hastalıkların (Anismus, Rektosel gibi) bir sonucu olabileceği unutulmamalıdır. Ancak bu sayede yetersiz tedavilerin veya gereksiz ameliyatların önüne geçilebilir.
İlgili Konular...